İnsanlık ve İklim Değişikliği
Blog Yazısı
Yaşam kaynağımız olan ve gelecek nesillere ev sahipliği yapmasını umduğumuz, her geçen gün insanoğlunun etkilerinin daha çok hissedildiği gezegenimiz Dünya.
Peki gezegenimiz ne durumda? İnsan etkinlikleri Dünya’yı nasıl etkiliyor, nelere sebep oluyor?
İklim Krizi ve Karbon Salınımı
İklim krizi denince hepimizin aklına gelen ve iklim krizinin temel nedeni olan problem ‘küresel ısınma’. Küresel ısınma, sera gazlarının atmosferdeki miktarının insan etkinlikleri sebebiyle aşırı artmasına ve Dünya’nın ortalama sıcaklığının yükselmesine sebep olmaktadır. Küresel ısınmanın yeşil alanların azalması, kontrolsüz nüfus artışı, karbondioksit ve diğer sera gazları salınımları gibi birçok sebebi bulunmaktadır.
Atmosferdeki insan kaynaklı sera gazı yoğunluğu, özellikle 1850’li yıllarda başlayan sanayi devrimi ile artmaya başlamıştır. Bunun bir sonucu olarak, küresel enerji talebinde bir artış gözlemlenmiş ve bu artışı karşılayabilmek için doğal kaynakların (özellikle fosil yakıtların) kullanımı ciddi oranda artmıştır.
Karbon emisyonu ve sera gazının dünyada artmasının sebepleri; kontrolsüz nüfus artışı, sanayileşme, küresel enerji talebinde artış, artan şehirleşme, yeşil alanların azalması ve sera gazlarının kontrolsüz bir biçimde doğaya salınmasıdır.
Özetlemek gerekirse küresel ısınma, iklim değişikliklerini yani başka bir deyişle gerekli önlemler alınmadığı takdirde daha da tehlikeli olan ‘iklim krizi’ni tetikliyor.
Sıcaklık artışının beraberinde kuraklık, orman yangınları, sel felaketleri, kasırgalar gibi doğa olaylarının şiddeti ve sıklığında artış, deniz suyu ve okyanusların seviyesinde yükselme, okyanusların asit oranlarında artış, buzulların erimesi gibi nedenler sonucunda canlıların hayatı riske girmekte ve iklim değişmektedir.
Ülkelerin Karbon Emisyonu Konusunda Etkileri
Küresel Karbon Bütçesi 2019 raporuna göre iklim değişikliğini tetikleyen karbon emisyonunda birinciliği 10.1 milyar ton ile Çin almışken, ikinci sırada 4 milyar ton ile ABD üçüncü sırada ise 2.7 milyar ton ile Hindistan yer almaktadır. Türkiye ise kişi başına 5.2 ton ve toplamda senede 0.43 milyar ton ile 15. Sırada yer almaktadır. Enerji kullanımındaki azalma sonucu karbon emisyonu 2020’de %6 düşüş göstermişti. Enerji kullanımındaki bu değişimin salgın sonrası ekonomik toparlanma döneminde de devam etmesi beklentisi doğmuştu fakat Uluslararası Enerji Ajansı, dünya ekonomisinin bu yıl Covid19 salgını ardından toparlanmaya başlaması ile artan enerji talebi nedeniyle karbondioksit emisyonunda büyük bir artış olmasını beklemektedir.
Yapılan incelemeler, dünya sıcaklık ortalamalarının bugüne kadar geri dönülemez bir şekilde 1ºC arttığını gösteriyor. Yalnızca 1ºC derecelik artış bile yukarıda bahsettiğim doğal felaketlerin etkilerini yaşamamıza sebep olurken gerekli önlemler alınmadığı ve karbon emisyonu azaltılmadığı, hatta durdurulmadığı takdirde gezegen çok kısa bir süre içerisinde canlı yaşamı için uygun olmayacak hale gelecek.
Türkiye Nasıl Etkileniyor?
Dünyamızda yaşanan bu değişim tüm gezegeni etkilemektedir ve coğrafi konumuna göre ülkelerde yaşanan değişiklerin etkileri farklılaşmaktadır. Ülkemiz Akdeniz Havzası’nda yer almaktadır ve bu bölge küresel iklim değişikliğine karşı yerkürenin en hassas bölgelerinden biridir. Akdeniz Havzası’nda sıcaklıkların 20-50 yıl içinde ortalama 2 ºC artması beklenmektedir. Akdeniz Havzası’nda gerçekleşecek 2 ºC bir sıcaklık artışı, beklenmeyen hava olayları, sıcak hava dalgaları, biyolojik çeşitlilik kaybı, orman yangınlarında artış ve yağışlardaki düşüşlere bağlı olarak kuraklık olarak etkilerini hissetirecektir.
Paris Anlaşması
Karbon türevleri salınımı arttıkça, küresel ısınma sorunu da büyümektedir. Dünyayı bekleyen bu sorunlar karşısında dünya ülkeleri bir araya gelmiştir ve Fransa’nın başkentinde yapılan Paris Anlaşması ile sıcaklık artışını 1,5 ºC tutma hedefi için emisyon artışının hızlı bir şekilde sıfıra düşürülmesi kararına varılmıştır.
2015 yılında Paris’te imzalanmasından dolayı bu adı alan Paris Anlaşması, 4 Kasım 2016 itibariyle yürürlüğe girmiştir. Paris Anlaşması, 2020 sonrası süreçte, iklim değişikliği tehlikesine karşı küresel sosyo/ekonomik dayanıklılığın güçlendirilmesini hedeflemektedir. Paris Anlaşması’nın uzun dönemli hedefi, küresel sıcaklık artışının 2°C’nin olabildiğince altında tutulmasıdır. Bu hedef fosil yakıt kullanımının azaltılarak, yenilenebilir enerjiye yönelmeyi gerektirmektedir.
Birleşmiş Milletler’in yeni raporuna göre Paris Anlaşması’nın 1,5 ºC hedefi için önümüzdeki 10 yıl boyunca yılda %7,6’lık küresel emisyon azaltımı yapılması gerekmektedir.
Ülkelerin Paris iklim taahhütlerini güçlendirmek zorunda oldukları 2020 yılına sayılı gün kala Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından yeni yayımlanan Emisyon Açığı Raporu, 2020 ile 2030 yılları arasında küresel sera gazı emisyonlarında her yıl %7,6’lık azaltım yapılmadığı takdirde Paris Anlaşması’nın 1,5 ºC hedefini gerçekleştirme fırsatının kaçacağı uyarısında bulunmuştur.
Kısa vadede, gelişmiş ülkelerin adalet ve eşitlik nedeniyle emisyonlarını gelişmekte olan ülkelere göre daha hızlı azaltması gerekecek. Ancak, tüm ülkelerin kolektif çabalara daha fazla katkıda bulunmaları lazım. Gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelerin başarılı çabalarını örnek alabilir, hatta onların önüne geçebilir ve daha temiz teknolojileri daha hızlı şekilde kullanmaya başlayabilirler.
Rapor, iklim değişikliğinin hala 1,5 ºC ile sınırlanabileceğini ifade ediyor. İklim eyleminin, temiz hava ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ni desteklemek gibi, ek faydaları artık geniş kabul görüyor. Hükümetler, şehirler, işletmeler ve yatırımcıların başlattıkları çok sayıda iddialı çabanın yanı sıra, çözüm ve bu çözümlerin uygulanmasına yönelik baskı ve irade mevcut.
Yazan:
İrem Uzun
Sosyal İklim Derneği Gönüllüsü
Kaynakça:
https://tr.euronews.com/2018/09/03/dunyayi-en-cok-hangi-ulkeler-kirletiyor-turkiye-kacinci-sirada-
https://ekolojist.net/iklim-krizi-nedir/
https://tr.euronews.com/2018/09/03/dunyayi-en-cok-hangi-ulkeler-kirletiyor-turkiye-kacinci-sirada-
https://www.dunya.com/gundem/paris-anlasmasi-nedir-iste-paris-anlasmasi-maddeleri-haberi-603288
https://www.wwf.org.tr/ne_yapiyoruz/iklim_degisikligi_ve_enerji/iklim_degisikligi/
https://www.iklimhaber.org/bm-1-5-derece-hedefi-icin-yilda-yuzde-76lik-emisyon-azaltimi-yapilmali/